Bu Blogda Ara

13 Ekim 2011 Perşembe

Zekat Verilmesi Gereken Mallar ve Zekat Miktarları

1. Altın: En az 80,18 gram veya daha fazla olursa kırkta biri,
2. Gümüş : En az 561 gram veya daha fazla olursa, kırkta biri,
3. Para : En az nisab miktarı veya daha fazla olursa paranın kırkta biri, ( paranın nisabı, yani parada zekat vermeye esas olan zenginlik ölçüsü, en az 80,18 gram altın karşılığı paraya sahip olmaktır.)
4. Ticaret Malları : En az nisab miktarı para değerinde veya daha fazla olan her türlü ticaret malının kırkta biri,
5. Koyun ve Keçi : Kırk koyun veya keçide bir koyun veya keçi,
6. Sığır ve manda : Otuz sığır veya manda için 1 yaşını tamamlamış dana,
7. Deve : Beş deve için 1 koyun veya keçi.

        Hayvanların sayısı arttıkça zekatın miktarı da değişir. Arazilerden elde edilen ürünlerin zekatı da daha farklıdır.
        Yukarıda sayılan malların zekatları kendi cinslerinden verilebileceği gibi, bunların değerleri para olarak da verilebilir.
        Zekatın sahih olmasının şartı niyettir. Zengin bir müslüman fakire zekat verirken kalbi ile niyet etmesi gerekir, diliyle söylemesi şart değildir.

       Saime olan sığırlrda zekat nisabı otuzdur. Bundan azı için zekat gerekmez. Otuz sığırdan kırk sığıra kadar zekat olarak iki yaşına basmış erkek veya dişi bir buzağı verilir. Kırk sığırdan altmış sığıra kadar, üç yaşına girmiş erkek veya dişi bir dana verilir. Tam altmış sığır olunca, birer yaşını bitirmiş iki buzağı verilir. sonra her otuzda bir buzağı ve her kırkta bir dana verilmek suretiyle zekat hesap edilir.
       Örnek:
Yetmiş sığır için bir buzağı ile bir dana zekat verilebileceği gibi, seksen sığır için de iki dana, doksan sığır için üç buzağı, yüz sığır için bir danaile iki buzağı ve yüzon sığır için de dört buzağı veya üç dana vermek arasında sahibi serbesttir. Çünkü bunda dört oruz ve üç kırk vardır. Daha fazla sayılar için de bu şekilde hesap yapılarak zekat yerine getirilir.
       Zekat verme bakımından sığır ile manda arasında fark yoktur., bunlar aynı cins sayılır. Zekat hesaplanırken bunlar karışık olunca birbirlerine katılarak sayılırlar. Yirmi sığır ile on manda bulunsa, bunlar için iki yaşına girmiş bir buzağı zekat verilir. Bu iki cinsten hangisi fazla ise, zekat o fazla cinsten verilir. Her iki cins eşit ise, değerleri az olan cinsin en iyisinden veya, değeri yüksek olan cinsin en düşüğünden zekat verilir. Sığırlar değer bakımından düşükse, bu sığırların en iyi buzağılarından zekat verilir ve bu şekilde denge sağlanmış olur.

Zekat Kimlere Verilir

Zekat verilecek kimseler şunlardır :
1. Fakirler : dîni ölçülere göre zengin sayılmayan, nisab miktarı malı olmayan kimseler.
2. Yoksullar : Hiçbir şeyi olmayanlar,
3. Borçlular : Borcundan fazla nisab miktarı mala sahip olmayanlar,
4. Yolcu : Memleketinde malı olduğu halde yolda parasız kalan, elinde birşey bulunmayan kimselerdir. (Bunlara memleketlerine varacak kadar zekat verilebilir.)
5. Allah yolundakiler : Bunlar cihad veya hac için yola çıkıp parasız kalanlar ile işini gücünü bırakıp kendisini ilme vermiş olan kimselerdir.

       Zekat verirken şu sırayı gözetmeliyiz:
Önce kardeşler, kardeş çocukları, amca, hala, dayı ve teyze, sonra diğer akraba ve komşular, bunlardan sonra mahallesinde ve oturduğu memleketteki fakirler. Aldığı zekat parasını günah yolunda harcayacak veya israf edecek kimselere değil, gerçek ihtiyaçları için harcayacak fakirlere vermek daha iyidir.

Yemin Kefareti

      Geleceğe dair bir şeyi yapacağına veya yapmayacağına yemin edip de yemininin bozan kimse keffaret olarak, on fakiri giydirir veya on fakire birer fitre miktarı para verir. Bunları yapmaya gücü olmayanlar üç gün peşpeşe oruç tutar (keffaret orucu).

ADAK KURBANI

      Adak, bir kimsenin yapmak zorunda olmadığı bir şeyi kendisine vacib kılmasıdır.

Adaklar İkiye ayrılır :
1. Hiç bir şeye bağlı olmayarak yapılan adaklar :
    Bir kimse, '' Allah rızası için bir kurban keseceğim'' diye adak yaparsa kurban kesmek kendisine vacib olur ve bu adağını dilediği zaman yerine getirir.

2. Bir şeyin olmasına veya olmamasına bağlı olarak yapılan adaklar :
    Mesela : ''Hastam iyileşirse Allah rızası için bir kurban keseceğim'' diye adakta bulunan bir kimsenin hastası iyileştiği takdirde kurban kesmesi vacib olur. Dediği iş gerçekleşmeden kurban kesmesi sahih değildir.
    Adaklar ancak kurban edilecek hayvanlardan olur. Tavuk, horoz gibi hayvanlardan adak kurbanı olmaz.

    Adak kurbanının etinden adağı yapanın kendisi, eşi, babası, anası, dedeleri, nineleri, çocukları yiyemiyeceği gibi, nisab miktarı mal veya parası olup dinimize göre zengin sayılanlar da yiyemez. Adak kurbanının tamamının fakirlere dağıtılması şarttır.

Kurban Olarak Kesilmesi Caiz Olan Ve Olmayan Hayvanlar

Hayvanlardan sadece koyun, keçi, sığır, manda ve deve kurban edilir. Bunlardan koyun ile keçi 1 yaşını, sığır ve manda 2 yaşını, deve 5 yaşını bitirmiş olmalıdır. Ancak koyun 6 ayını tamamladığı halde 1 yaşını doldurmuş gibi gösterişli olursa, kurban edilebilir. keçi için böyle bir durum yoktur. 1 yaşını doldurması şarttır.
        Koyun ve keçi bir kişi için kurban olur. Sığır, manda ve deve 1 den 7 kişiye kadar ortaklaşa kurban edilebilir. Bu hayvanların boynuzsuz olması, boynuzunun biraz kırık bulunması, dişlerinden birazının dökülmesi ve topal olmaları kurban olmalarına engel değildir.


   ŞU KUSURLARDAN BİRİ HAYVANDA BULUNURSA KURBAN OLMAZ
1. Bir veya iki gözü kör olan,
2. Boynuzlarının biri veya ikisi kökünden kırılmış olan,
3. Kulağının veya kuyruğunun yarıdan fazlası kopmuş olan,
4. Ayağının üzerine basamayacak derecede topal olan,
5. Kulakları ve kuyruğu doğuştan olmayan,
6. Dişlerinin çoğu dökülmüş olup, karnını doyuramayan,
7.Hasta olan,
8. Kemiklerinin içinde iliği kalmamış derecede zayıf olan,
9. Meme başları kopmuş olan,
10.Koyun ve keçinin memelerinden biri kurumuş olursa, sığır cinsinden de ikisi kurumuş olursa.
   
        Ayrıca, tavuk, horoz gibi hayvanlarla, eti yenen diğer yabani hayvanlar kurban olmazlar.

Kurbanın Eti ve Derisi ile İlgili Yapılacak İşler

Kurbanı kesen kimse, kurbanın etinden kendisi yiyebileceği gibi başkalarına da yedirebilir.
      Kurban etini üçe bölerek : Bir bölümünü kurban kesmeyen fakirlere dağıtmalı, Diğer bölümünü akraba ve dostlara hediye etmeli, kalanını da kendisi ve aile fertleri için ayırmalıdır. Kurban etinin tamamını vermek de caizdir. Kurban eti ve derisi satılmaz, bundan kasap ücreti ödenmez. Kurban derisini seccade veya evde kullanılacak bişeyler yapmak caiz olduğu gibi bir fakire veya hayır işlerine hizmet eden kuruluşlardan birine de vermek caizdir.

Kurban Ne Zaman Ve Nasıl Kesilir

Kurban kesiminin vakti, Kurban bayramının birinci, ikinci ve üçüncü günüdür. Üçüncü günün akşamından sonra kurban kesilmez.
        Kurbanı kesmeye götürürken hayvana iyi davranmalı, itip kakarak götürmemelidir. Hayvana zahmet vermemek için bıçak iyi bilenmiş olmalı, kurbanı elinden gelirse sahibi kesmelidir. Elinden gelmeyen başkasına kestirebilir.
       Kurban edilecek hayvan sol yanı üzerine ve kıbleye karşı yatırılır. Kesecek kişinin kendisi, ''Bismillahi Allahu ekber'' diyerek hayvanın çene altından yem borusu, nefes borusu ve şah damarını keserek kesim işi bitirilir. Hayvanın canı çıkmadan başını bedeninden ayırmak ve derisini yüzmeye başlamak mekruhtur. Kurban keserken bilerek besmele söylenmemiş ise hayvanın eti yenmez.

Kimler Kurban Keser

Aşağıdaki şartları taşıyan kimselerin kurban kesmesi vaciptir :
      1. Müslüman olmak,
      2. Akıllı olmak,
      3. Erginlik çağına gelmiş olmak,
      4. Hür olmak,
      5. Mukim olmak, (Yani misafir olmamak)
      6. Nisab miktarı mal ve paraya sahip olmak. (Kurban nisabında mal ve paranın üzerinden bir senenin geçmesi şart değildir.

Kurban Kesmek

Kurban ibadet niyeti ile belirli vakitte, kurbanlık hayvanı kesmektir.
       Kurban kesmek, mal ile yapılan bir ibadettir ve vaciptir. Hicretin ikinci yılında emredilmiştir. Kurban Allah yolunda gösterilen bir fedakarlık, onun verdiği nimetlere karşı şükran borcunu yerine getirmektir.
       Zenginlerin kestikleri kurban etlerinden fakirleri yararlandırması, müslümanlar arasında sevgi ve kardeşlik duygularını güçlendirir. Varlıklı insanlarla birlikte yoksullar da sevinir. Kurbanla gelen bu sevinç toplumun huzur ve mutluluğunu artırır.
       Sevgili peygamberimiz, ''Kim mal genişliği bulur da kurban kesmezse bizim mescidimize yaklaşmasın.'' buyurarak kurban kesmenin nasıl önemli bir görev olduğunu belirtmiştir.